23 Nisan 2015 Perşembe

Tatil verdim kendime

Başlık aslında yalan. Yani biraz yalan çünkü evet 4 gün tatilim ama bu tatili kendime ben vermedim. 23 nisan dolayısıyla tatil olan okulum, yarın sabahki ders iptali ve sonrasında gelen hafta sonuyla 4 günlük mis gibi bir tatilim olmuş oldu. Aslında şuan üzerimi giyinip dışarı çıkmak, gezmek falan isterdim ama yaz asla gelmeyecekmiş gibi havalar soğudu. Tamam okul hayatımın tamamında neredeyse 23 nisan yağmurlu olurdu ama bugün ayrı bir soğuk var. Dün de böyleydi ve muhtemelen yarın da öyle olacak. Hal böyle olunca evde kaldım a dostlar.

Havalar soğuk olduğunda kendimi kısıtlanmış gibi hissediyorum. Neden böyle bilmiyorum ama sanki istediğim hiçbir şeyi yapamayacakmışım gibi geliyor soğuk havalarda. Bir de üzerimdeki fazlalıklar var tabi. Mont giymekten nefret ettiğimi söylemiş miydim daha önce? Tamamen ağırlık sebebi ve estetik düşmanı geliyor montlar bana. Bir yere giderken çıkarması, bir yerden çıkarken giymesi, taşıması derken Antalya ya da Mersin'e falan mı gitmem lazım benim okumak için anlamış değilim. Soğuk olmasın bana yeter diyeceğim artık da sonra tutacak absürt bir şehre gideceğim diye diyemiyorum.

2 sene önce alttan ders alırken tanıştığım kızlardan biriyle karşılaştım dün. Tek kolçaklı sandalyenin rahatsızlığıyla elimdeki notlara bakarken bir anda arkadan gelip yanağıma bir öpücük kondurdu. Bunu yaparken saçım çekildiği için tutup hepsini tek omzumda topladım bu sefer de geldi boynumu öpüp "göremiyorum seni uzun zamandır, özlemişim" dedi. O sahneyi gören bir başkası olsa ya da olduysa kesin hakkımızda "lezbiyen" dedikodusu çıkarırdı. Boynumu öpüp "özlemişim" demek nedir ya? Tamam iyi kız, tatlı kız da öpüş şekli beynimde tehlike alarmları çaldırdı bir anda. Hatta dershane zamanında yaşadığım tacizleri hatırlattı desem yeri. Hoş o kızın lezbiyen olduğu çok bariz belliydi ve çevremdekiler beni onun hakkında uyarmıştı ama ben anlamamakta ısrar edip kaşınmıştım. Dershane biterken benden hoşlandığını ve benim de belki hoşuma gidebileceğini söylemesi ayrı bir noktaydı tabi. İtiraf edeyim yaklaşık bir 5-10 saniye "acaba nasıl olur?" diye düşündüm ama sonra hiçbir şekilde ilgimi çekmediğine karar verip uzaklaştım oradan. O öpücükse bunları tekrar hatırlattı bana. Zaten son zamanlarda reglden midir nedir erkek arkadaş ihtiyacı duyuyorum böyle şeyler hiç iyi olmuyor. Benim çocuk da yok ortalarda zaten nereye gittiyse artık...

16 yorum:

  1. hahahha :D Senin şu çocuk o kızı görse ne tepki verirdi ben çok merak ettim açıkçası. :D
    Annesine gitti dedim ya sana. Ben eminim :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne anneymiş arkadaş dönemedi evine ama. Hayır böyle ana kuzusuysa işimiz var :P
      Hep erkeklerle temas halindeyken görüyor cidden bunu da görseydi bi ne olurdu sanki ahahahahaha

      Sil
  2. "acaba nasıl olur?" sorusunu sorduğunda aklına nelerin geldiğini merak ettim nedense. :) Bu soruya cevap ararken aklımızın nerelerini kurcalıyoruz acaba?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aslında aklımdan ilk geçen sevgilimin bana dokunduğu gibi dokunmasının nasıl hissettireceğini düşünmekti. Sonra öpmesi belki daha ilerisi derken yok dedim böyle bir şey istemiyorum. O an öyle bir ilişki o kadar bana göre değil olarak geldi ki açık kapı bile bırakmadım. En azından homofobik ya da biseksüel olmadığımı anlamış oldum :D hoş homofobik olmadığımı biliyordum da lezbiyenlere karşı bir kendimi geri çekme eylemim de yokmuş :D

      Sil
    2. Öncelikle amacım deşmek değil, sadece bu konu etrafındaki konuşmalar hoşuma gidiyor. :) Kendimizi bulmak için kavramlar aradığımızda sanırım, belli sınırlara mahkum etmiş de oluyoruz arzularımızı. Düşünmek için en nihayetinde bu sınırları olan kavramları kullanmaya mecbur oluşumuzu yadsımamakla beraber biraz daha esnetebileceğimizi düşünüyorum yer yer. Biseksüel oluşumuz ya da olmayışımız, sayısı belli tecrübeler üzerinden değerlendirilemeyecek kadar karışık ve koşullu olduğumuz bir konu. Yaşama imkanı bulana kadar toplumsal kurallar yığının altında saklı kalmış tonla sapıklığımızın olduğunu da hesaba katarsak... :)

      Not: Sapık kelimesi Türkçe sözlüğümüzde "Tavır ve davranışları normal olmayan veya geleneklerden, törelerden ayrılan, anormal (kimse), gayritabii, anormal" olarak açıklanmış. Yer yer hepimize uyuyor sanırım. :)

      Sil
    3. Yok ortada değilmiş bir olay falan merak etme :) o gün benim için ilginç bir deneyim ve anıdan başka bir şey değil ki üzerinde durmadan hayatıma devam edebildim. En başta bir yakın çevreme olayı anlatırken çekindim "düşündüm diye acaba beni yanlış yargılarlar mı" diye ama zamanla bu durumun kimsenin yargılayamayacağı bir şey olduğu kanaatine varıp rahatlıkla dile getirmeye başladım. Kişinin kendi tercihini nasıl bir başkası yargılama hakkı bulabilir ki kendinde? Bu bana yanlış geliyor ki o an onu reddetmeyi seçtim diye belki bundan 5-10 yıl sonra tekrar başıma geldiğinde yine aynı kararı vereceğime kim emin olabilir? Dediğin gibi bir şeyleri yaşamadan bilemez kimse ve bu toplumda "o, bu, şu ne der" dendiği sürece birçok kişi kendini tanımadan ölüp gitmeye devam edecek.

      Sapık kelimesini nasıl kullandığını da anladım :) hepimizin sapıklıkları var bunu kimse reddedemez. Eden biri varsa zaten o kim bilir kendi içinde neler yaşıyordur :D

      Sil
    4. Bu ilginç deneyimler zamanla birikip, dediğin gibi yıllar sonrasında vereceğimiz tepkinin değişmesine neden olabiliyor benzer olaylara. En geniş açılı yaşanmışlıklar dileyebiliyorum çevremdeki insanlara son tahlilde. :)

      Sil
    5. O geniş açılı yaşanmışlığa sahip çevreye sahip değilim şu an ama birgün birinci ağızdan bir değişimi dinleyebileceğime eminim :) bu tür düşünce ve değişimler benim de ilgimi çekiyor sende olduğu gibi :)

      Sil
    6. Umarım o "birinci ağız"dan dinleme zevkine biz de erişiriz ne diyelim. :) Kendim de anlatmak isterim tabi zamanla naçizane deneyimlerimi.

      Sil
    7. Umuyorum kendini anlatacak bir yol bulabilirsin senin yaşadıklarını senin dilinle okumak insana ayrı bir haz veriyor :)

      Sil
    8. Önce yolunu yapmam lazım sanırım amiyane tabirle. :) Kendi sapıklığımı bildiğimden, her şeyi bir anda anlatıp "Yok artık!" dedirtmek istemiyorum sanırım. :)

      Sil
    9. Sen hangi yolun doğru olduğunu düşünürsen artık, biz bekleriz :)

      Sil
  3. Öpüş şekli beni de düşündürdü :D Ne insanlar var ya.. Hakkaten seninki nerde, annesinin yanında mı kız cidden :D
    Havaların soguk olmasını bende pek sevmiyorum, yaz çocuguyum zaten ben :D
    Hayır bir de hem güneş hem de soguk ikisi bir arada şaftım kaydı kayacak ..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Lady annesinin yanında olduğu tezini atınca ben de ona inanmayı seçtim yoksa hiçbir fikrim yok nereye kaybolduğuna dair ahahahahaha
      Ben sonbahar kızıyım ama sıcak insanıyım. 20 derecenin altı benim için üşüme sebebi hatta ama doğru düzgün ısınmadı hava. Gölgeler buz gibi güneş gören yerler sıcak nevrim döndü benim de :D

      Sil
    2. Sosyal medya da check-in falan yapmıyor mu?
      Ay çok merak ettim ya.. Onu bırakta sen annenin yanına döndün mü? Komşulardan ne haber :D (tam dedikoducu teyzelere döndüm ya:D)

      Sil
    3. Sosyal medyada bulamadım sanırım facebook kullanıcısı değil. Hoş öyle olsa bile check-in yapacak bie tipi yok :/
      Yok ben de henüz dönmedim sanırım dönemeyeceğim de kedim için bakıcı bulamadım en fazla haftasonu için gidip gelebilirim o yorgunluğa değer mi karar veremedim henüz :/

      Sil