12 Nisan 2016 Salı

Başka Dilde Aşk -Mia Sheridan

Yabancı yayınlarına para kazandırmaya devam ederken sıramı bozarak okuduğum Mia Sheridan'ın güzel karakteri Archer'dan bahsetmek istedim, tutamadım kendimi. Aslında kendi hayatıma saçma sapan erkekler sokup çıkardığım için sanırım böyle hayali erkeklere sarmaya başlıyorum yine. Hoş Archer ne kadar pek benlik biri olmasa da hayallerde iyi en azından diyerek kitap hakkındaki yorumuma geçiyorum.

Tanıtım bülteni;

Başka Dilde Aşk, korkunç bir gecenin hatıralarına zincirlenmiş bir kadının ve sevgisiyle o zincirleri kırabilecek adamın hikâyesi.

Geçmişin acı yüklü izlerini taşıyan sessiz bir adamın ve sesini bulmasına yardım edebilecek kadının hikâyesi.

Acının, kaderin ve aşkın iyileştirici gücünün hikâyesi…


~~


Bree Prescott altı ay önce sahip olduğu tek ailesi olan babasını trajik bir şekilde kaybetmesi ve kaybederken yaşadığı bir travma yüzünden kaçmayı en doğru şey olarak düşünüyor. Gittiği küçük kasabada neler yaşadığını herkesten saklayıp sakinleşene kadar kalacağı yerde yeni bir hayata başlıyor. Yeni sakin hayatı için de yaptığı ilk şey bir restoranda garson olarak işe başlamak oluyor. Edindiği yeni arkadaşlar ve sonrasında gelen aşkla da yeni bir hayata yelken açıyor.

Bree'den bahsetmek yeter çünkü ne kadar her şeyi ondan dinlesek de asıl karakterimiz Archer diye düşünüyorum. Yedi yaşında annesi ve amcasının kaçarken babasının kendine zarar vermesi sonucu büyük yaralar alan ve sonrasında büyük amcasıyla büyüyen çocuğumuz kaldığı amcasının biraz şizofren olması nedeniyle dış dünyaya neredeyse tamamen uzak büyümüş, hiçbir şeyden haberi olmayan biri. Hayatına nasıl girdiğini anlamadığı Bree'yle hiç görmediği bir dünya görüyor ve o da aşkı Bree'de buluyor tabi.

Aslında yaşanan trajedileri burada anlatmış olsam "öyh bu ne be! Başka bir şey kaldı mı?" diye tepki verilebilir ama olay işleyişi güzeldi şimdi hakkını yememek lazım. Bree'nin başından geçen hiçbir kadının kaldıramayacağı türden ve aynı şekilde Archer'ın da. Kitapta olması gereken her şey vardı; iki iyi insan, kötü geçmiş, aşk, ikisi arasına giren kötü başka bir karakter vs vs hepsi mevcut kitapta ama en yoğun işlenen Bree ve Archer'ın aşklarının temeli. İlk karşılaştıkları yerden tutun birlikteliklerinin işleyişine kadar en çok detay bu konudaydı. Ne Archer'ın kötü kuzeni Travis o kadar problem çıkardı ne de onun annesi. En çok onların aşkı.

Tamam kitap iyi güzel de %100 değil tabi. Her genç kız benim gibi kitap karakterlerine ben de abayı yakar başka bir kitaba geçene kadar onun adını sayıklar dururum ama Archer biraz normalin üstü bir karakterdi. Evet aslında bütün ana karakterler öyle oluyor ama Archer biraz daha üstün yetenekliydi. Örneğin çocuk kitaplarda okuyarak benim yıllarca aldığım eğitimi hiçe sayıp herkesin hayran olduğu bahçesini kendisi tek başına yapmış. -Hayır kesinlikle kıskanmıyorum, ne münasebet- Bir şeyler öğreneceği zaman da efsanevi bir şekilde iyi oluyor derken o kısım biraz abartı geldi bana. Tamam mükemmel erkek de bir yere kadar.

Kitabı genel olarak beğendim. Karakterlerin iyice içine sokup adım adım tanımamızı sağladığı için sıkmadı. Zaten konusu ve dili olarak düşününce de boş zaman geçirmek için ideal kitaplar listesine girebilir.

10 yorum:

  1. Archer beni çok etkilemişti ya. Hayatımızdaki saçma sapan erkekler yüzünden mi acaba ya :D
    En çok sevdiğim şey işaret diliyle konuşmaları, aralarındaki iletişimin farklı ve derin olması.
    Yaaanii evet boş zaman kitabı ama ben bir daha okuyacağım :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Archer iyi hoş da aşırı başarılı adamlar bana abartı geliyor ya. Yahu yapamadığın tek bir şey olsun, bir yerde tökezle dimi ama :D
      O kısma ben de bittim. Cidden başka dilde bir aşktı ki zaten aşklarının temelinin işleyişi de bir harikaydı.
      Ya tekrar okuyunca yazıyı aslında kötü bir üslup olmuş o son paragraf. Boş zamanda okunur dedim ama zevk için de okunur ya kötü değildi ne de olsa :D

      Sil
  2. Hahah :D anlatım diline bayıldım ya :)) Çok güzel tanıtmışsın, kitabı hep görüyordum ama dikkatimi çekmemişti. Hafızamda kitap kapağı daha farklı anımsadım. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yazıyı yayınlamadan bir daha dönüp bir baksaymışım ama keşke. Onlar nasıl cümleler öyle dedim daha demin bir daha bakınca :D
      Kitabın adı dikkatimi çekti benim kapağı pek beğendiğim söylenemez bir çok detay vardı kapakta kullanılabilecek ama gidip Archer'ın sırtını kullanmışlar :P

      Sil
  3. Yaa hiç duymadım ama çok merak ettim şu ann :) bu ara biraz klasiklere yönelmiş bulunmaktayım ama kitaplarım biter bitmez bunu alıp okumak istiyorumm. Önerin için teşekkürleer :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yazarın bir de Leo diye bir kitabı var 10 dakika önce bitirdim bir ara onu da yazıcam bence ona da bakabilirsin :)

      Sil
  4. Yabancı yayın evinden çıkan kitabın konusuna bile bakmadan alanlardanım. Bence senle ben iyi kazandırıyoruz yayınevine. Bu da var da henüz okuyabilmiş değilim. :D Ben de senin gibi karakterlere aşık oluyorum. İkinci kitaba geçip orda aşık olası birini bulana kadar leyla leyla oluyorum. Joker`le karşılaştırıyorum bazen yemin ediyorum çok şanssızım. Şu kitap karakterlerinden birini bulayım örnek olsun diye getircem dikicem karşısına. (Şey belkide uğraşmaz Joker`e duygusal bir kaç satır yazıp mesaj atar terk ederim.:D )

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yabancı gerçekten benim bütün iliğimi kemiğimi kurutmaya başladı. Kitaplıkta benim okumamı bekleyenlere dalıyorum diye providence üçlemesine girdim şuan arafı okuyorum da henüz burada bi karaktere öyle aşkla bağlanmadım. Oysa Jared'a sararım diye düşünüyordum ahahaha. Belki daha ileride olur tabi o ayrı :D
      Karşısına dikmeye ne gerek var Lady'm, o an yapacağın şey belli yani Joker beyden kurtulup o karakteri eve bağlamak ahahahahah.
      Ama boş bir zamanında oku Archer'ı es geçme :D

      Sil
    2. Bu kadar denk gelir okudum :D Hafta sonu ben yine düştüm bu kez kanlı bitti sonu diz kapağımı oynatamayınca yatakta geçirdim. O sıra aklıma geldin bu sen beğendin diye başladım direk. Bayıldım ya ve bence ilk defa bir yazar kadını salak çizmemiş.Kaçıp gitmeler gereksiz alınganlıklara boğmamış.
      O seriyi okudum ben. Jared`a ne kadar aşık olsam da ilk kitapta salak lan bu dediğim çok oldu. Ama sonraki kitaplarda her zamanki gibi kadın karaktere yüklendim.

      Sil
    3. Geçtiğimiz haftalarda aynı yazarın ikinci kitabını da okudum yazıcam diye oturdum şuan başına ama takındım kaldım taze taze yazmadım diye. Leo'yu da oku ama aşkı böyle sağlam temellerde işliyor bu yazar ben sevdim ahahahaha.
      Jared şu an gözümde adeta bir Türk kızı. Umuyorum diğer kitaplarda düzelir ahahahah

      Sil