26 Kasım 2017 Pazar

Yine başladılar

Tam yine her şey mis gibi tıkırında giderken önce biraz sallantılar daha sonra da minik yıkımlar gerçekleşmeye başladı. Aslında bunların tam bir sebebi var denemez, zaman içerisinde oluşan ayrılıklar, yeni insanlar vb diğer olayların birleşmesi ve etkilerini birikince fark etmemden kaynaklı hepsi. Dönem dönem insanlara gelir zaten böyle şeyler biliyorsunuzdur siz de. Açık konuşmak gerekirse bu buhranlı dönemimi blogdan uzak, kendi içimde yaşayıp atmak istedim ama insanın arada birileriyle konuşması, daha doğrusu anlatması gerekiyor. İşler sağ olsun son dönemlerin yine en yoğun zamanında olduğum için başkalarıyla buluşmayı geçtim telefonda konuşacak fırsatı kendimde bulamıyorum. Sanki yeni doğum yapmış bir kadınım da duş almak bile bana lüks. Gerçekten öyle ama! Sabaha kadar neredeyse çalışıp uyuduğum 4-5 saatlik süreden kısıp duş bile alamadım bir süre. Tabi işler yoluna girdi yine az da olsa rahata çıktım ama hala dışarıya çıkıp alem yapacak zamanım yok. Neyse, aile içi olsun iş olsun arkadaş çevresi olsun bir şeyler değişti benim buraya gelip anlatmamış olduğum dönemde. Tabi bunlar özel olarak bilinmesin dediğim şeyler değildi ama ne bileyim bloga dönmeden 1-2 ay önce olan şeyler olunca geriye dönük anlatmadım. Neyse işte, anneme benim okuldan mezun olduğum dönemlerde bir böbrek hastalığı teşhisi konuştu ve o hastalıkla bundan sonra yaşayacağını hepimiz bildiğimiz için ona göre hareket etmeye başlamıştık. Bu süreçte diyetler olsun, egzersizler olsun stresten uzak tutma olsun birçok şeye dikkat etmiştik ama ablamın eşinden ayrıldıktan sonra radikal bir kararla yurt dışına taşınması annemi biraz sarstı. Başta bir şey yok gibiydi ama o ayrılıkta bile bazı noktalarda (ne alakaysa) kendini suçlu hissettiği için evden ayrıldı... Evet, annem 55'inden sonra liseli triplerinde kendine bir bavul hazırladı ve gitti. Bu evi terk etme gibi bir şey değil ama, "kafa dinlemek istiyorum, sakin bir yere gidiyorum" diyerek bizim yazlığa taşıdı kendini. Onun orada mutlu olması bana yetiyor doğrusu ki bir de ben taşınmak isteyip yapamazken onun yapmış olması işime geldi.

Annemin evde ayrılmasıyla ev bana ve abime kaldı tahmin edersiniz ki. Tabi ortada bir sorun var... Ne mi? Abim dünyanın en kötü ev arkadaşı! Sürekli mızmızlanması, eşyalarını ortaya saçışı, ortak alan sorumluluklarını yerine getirmemesi ve kişisel alan ihlali olsun bir ev arkadaşında olmaması gereken bütün özellikler mevcut adamda. Bir yemek yapıyor diyelim o tava asla kaldırılmıyor ya da işte eve geldiğinde soyunmaya evin kapısından odasına kadar yapıp kendini yatağa atıyor. Montunu antrede ve koridor boyu da çorap, kravat (o her zaman yok), gömlek, kazak hatta pantolonunu bırakabiliyor. Cumartesi akşamı arkadaşlarını çağırıp alem yapması da başka bir konu ki topluyor olsa sonrasında ortalığı sorun etmeyeceğim. Öğrenci evine de ayda bir çağırır beni hizmetçi gibi kullanırdı ama şimdi ortak yaşadığımız evde nedir bu rahatlık! En son pazartesiden itibaren onun neyi varsa bırakmaya başladım. Hiçbir eşyasını yıkamak için bile olsa dokunmadım ki bugün durum en sonunda patlak verdi. Evdeki bağırış çağırışlar ve en sonunda abimin bir sinirle evden çıkmasıyla komşu çocuğu telefonuma bir mesaj bıraktı "iyi misin?" diye. Gayet iyiyim aslında. Günlerdir içimde biriken ne varsa döktüm rahatladım. Hayır yani onun ne beni ne de annemi bu şekilde kullanmaya hakkı yok. Tamam ailenin tek erkeği diye zamanında pohpohlandı ama bu da bir yere kadar. Normal zamanda düzenli olsun temiz olsun diye laf yapan insandı o bir zamanlar ama şimdi tam bir pasaklı! Umuyorum bu tartışma bir şeylerin dank etmesini sağlar yoksa zaten iş yüzünden de stresli ve mental olarak yorgunum bir de onu hiç çekemem...

8 yorum:

  1. Benim annemde erkek kardeşleriyle yıllarca hep bundan dolayı kavga etmişler ve değişmemiş. Abin evlenip gitmeden kurtuluşun olmaya bilir .
    Anneler bazen aşırı hassas oluyor annenin böyle hissetmesi normal.
    Annemdeki değişik hassasları fark ettiğimden beri bu bazı durumların annelere özgü olduğunu anladım

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yani kavga edip edip yine de arkasını toplamayacağım için kendini düzeltmek zorunda yoksa işe giderken giyecek kıyafet bulamayacak.
      Sanırım yaştan kaynaklı da bir hassaslık bindi anneme çünkü önceden bu kadar içli bir kadın değildi. Bilmiyorum, kafası rahat olsun da istediği yere gidebilir

      Sil
  2. uyuz yazın evdeyken tipik sorunumuz bu. çorapları her yerde zaten kılları dökülüyor ve tahammül edemiyorum. temizliğe yardım etmesi için acındırmam gerekiyor kendimi ki ona bile söyleniyor. En son bende bağıra çağıra kavga ettim ve tek tepki vermedi it. Öyle huyu var duruyor karşılık vermiyor verirken de sakin konuşuyor delirtiyor beni. doğrusu artık yumuyorum gözümü ve hiç bir şekilde yardım istemiyorum ama o temizliği yparken psikolojik olarak ağzına sıçıyorum.
    Annene çok geçmiş olsun. Babamın böbreklerde de kist çıktı ama sorun yok sürekli kontrol ettiriyor. hasta olmasalar keşke hiç.
    yalnız bizimkinin merak etmesi gözümden kaçmadı. ve özledim seni :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Uyuz'un yaptığını normalde ben de yapıyorum ama çileden çıktım artık, dayanamıyorum. Ben de yorgun argın eve geliyorum, ben de bütün gün eve gelip yatma hayali kuruyorum ama her şeyi de önümde hazır beklemiyorum. Azıcık büyüsün artık kocaman adam oldu dimi ama!
      Teşekkür ederim Lady'm ailede böbrekler hassas bunu ben doğduğumdan beri biliyorum. Dikkat etmek dışında bir şey yapamayız ne yapalım :/
      Lady'm ben hiç mutlu değilim. Bu komşu çocuğu benim bütün yaşam enerjimi çekiyor. Sırf onun yüzünden dün başıma gelmeyen kalmadı

      Sil
    2. ne oldu yazı bekliyorum bu konuda :D

      Sil
    3. Yazdım tabi yazmaz olur muyum :D

      Sil
  3. offf hep aynı şey ya. Biz kadınız ya temizlik yemek öğrenelim yapalım ama erkek çocuklar yapamaz. Elleri ayakları yok mu beyinleri yok mu?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Büyük kavgalar verdik abimle bu uğurda resmen. Düzeldi ama öyle ya da böyle öğrenecekti bazı şeyleri ve öğrendi ahahahah

      Sil