Blogdan uzun bir süre ayrı kalıp kendi kendime bir şeyler yapmaya başlamıştım. Hani depresif bir hayata kendimi atmış değildim ama sosyal çevreme olsun işe olsun daha fazla odaklanmıştım geçtiğimiz günlerde. Şimdi yine neden geldim diye soracak olursanız da bilmiyorum, gelesim geldi diye düşünüyorum. Aslında geçen gün iş çıkışında şahit olduğum olayı çok anlatasım var çünkü haddime olmadığı halde sinirlendim. Şimdi tam olarak lokasyon vermek istemiyorum çünkü en son tatil için gittiğim yerde lise arkadaşımla karşılaşınca her ortama biraz tedirgin girmeye başladım. Kimin nereden ne şekilde çıkacağı gerçekten belli olmuyor malum... Neyse, geçen gün iş çıkışında İstanbul'un "iyi" (pahalı) semtlerinden birinde arkadaşımın yanıma gelmesini bir kahve bir de kurabiyeyle bekliyordum. Yanıma kitap da almayı unuttuğum için telefonda biraz haber bakıp zaman geçirmeyi denesem de ister istemez arka masamdaki bir kadın ve adamın konuşmasına şahit oldum. Konuşmanın başı o kadar dikkatimi çekmediği için hatırlamıyorum ama sanırım adam ailesiyle alakalı bir arsa, dükkan ya da evden bahsediyordu ve bu mülkü yine ailesiyle birlikte ne yapacaklarına henüz karar vermediklerini yanındaki kız arkadaşına anlatıyordu. Sanırım adam o mülkle o kadar ilgili de değildi yani ailedeki diğer bireylerin o mülke ne yapacakları onu pek ilgilendirmiyordu. Tam bu noktada kadın asabi bir biçimde "nasıl yani bunu boş veremezsin, senin de hakkın vs." tarzında cümleler kurmaya başladı. Kadının bu çıkışından sonra da adam gayet düz bir sesle "iyi de bu konu seni ilgilendirmiyor ki" dedi. Adam bunu bu şekilde deyince ister istemez arkama dönüp bir baktım ve ikisi de 20'lerin sonlarında 30'ların başlarında oldukça iyi giyimli birer birey olduklarını gördüm. Adam öyle söyleyince kadın da karşı bir atakla "tabi ilgilendiriyor senin varlığın ikimizin de varlığı" dedi. O an dedim acaba ikisi aslında evli mi diye ama sonradan kadın "senin olanlar ve maaşın geleceğimiz için önemli" gibi bir cümle kurdu. Adam da kadını pek önemsemez bir şekilde "bu öyle bir şey değil" diyerek başka bir şeyler daha dedi o kısımları iyi hatırlamıyorum ama kadın bir kere daha "senin maaşın ne kadardı" gibi bir soru sorunca adam "şu durumda benim maaşım seni ilgilendirmiyor, ben senin maaşını soruyor muyum?" dedi. Tiplere bakınca içimden "onların tekinin maaşı benim maaşımı katlıyordur kesin" diye geçirdiğim sırada kadın "benim maaşım beni ilgilendirir senin maaşın bizi geçindirecek olan, benim paramda mı gözün var senin" dedi. Adam da "benim senin maaşında gözüm yoktu ama senin benimle değil paramla bir işin olduğu açık" dedi kalktı gitti. Kadın adamın arkasından "beni terk mi ediyorsun sen şimdi" diye cırlaması da ayrı bir şey oldu tabi. Adamın tam o noktada çekip gitmiş olmasını ayakta alkışlayacaktım resmen çünkü kadın tam bir kan emici olduğunu her cümlesinde belli ediyordu. Adam gittikten birkaç dakika sonra bir arkadaşını arayıp durumu anlatma şekli bile başarılı, iyi gelirli, okumuş bir kadının bile nasıl asalak bir hayatı olabileceğini gösterdi. Hani nerede müşterek hayat? Hani sevgi? Kadın kendi kazandığı parayı sadece kendi zevkleri için harcayıp adam sadece eve mi harcayacak cidden? Eşitlik nerede hani? O kadın arkadaşına telefonda "beni bu şekilde nasıl terk eder" diye yakınırkenki ses tonu bile midemi bulandırdı. Kimsenin ağzına laf vermek istemiyorum ama böyle asalak tipler olduğu sürece (kadın ya da erkek) feminizm bu ülkede yanlış anlaşılmaya devam edecek gibi görünüyor.
Yuh diyorum cidden !.. var böyle tipler ama bunun bir de erkek versiyonları var maalesef.. Ömrümde iki tanesiyle karşılaştım, hayatımın içine burunlarını sokacak raddeye bile geldiler. Allah korusun böyle tiplerden.
YanıtlaSilGercekten kadın erkek fark etmiyor bu tiplerden ne şekilde kaçılsa haklılar. O kadın ne zamandan beri adamın hayatındaydı bilmiyorum ama adam en iyisini yaptı
Silhayat işte... bir sürü bakış açısı var. insan insana bakınca, duyunca şaşırıyor.
YanıtlaSilhayatı, anları güzelleştirmek varken ısrarcı bir agresiflik ve bencillikle her şeyi berbat edebiliyorlar. ne var ki kendi bakış açılarında kendileri haklılar ve değişmiyorlar.
Kesinlikle katılıyorum. O kadın bunun doğru olduğunu, öyle olması gerektiğine kendini inandırmış bir kere ve bu değişecek bir düşünce değil. Bunu bu şekilde kabul eden erkekler de var aslında yok değil ama bir insan bunu kendine neden yapar anlamıyorum
SilYıllardır takip ediyorum bu blogu. Çalarzaman değil miydi bu sayfanın adı? Değişmiş galiba. Ya da o sayfa bu sayfa değil.
YanıtlaSilYok ya karıştırdınız herhalde yıllardır adını hiç değiştirmedim blogun :)
Silheey kadın herşeyi planlamış valla evliliğe kendi kendine hazır olmuş. bi de hoşgeldin beyaaaa :)
YanıtlaSilYani deep öyle insanlar var ki inanamıyorum bazen gerçekten. Hoşbuldum yine :)
Sil